Yeni salgın tehlikesi! Dört koldan saldıracak yeni salgın için tarih verildi: O tarihte başka bir şey daha olacak, dünya evlere kapanacak
Dünyayı yeni salgınlar bekliyor! ABD’li araştırmacılar, Ebola ve Marburg virüsü gibi hastalıkların 2050 yılında 12 kat daha fazla cana mal olabileceğini tahmin ediyor. Ayrıca 2035 yılında dünya sıcaklığının 1,5 santigrat dereceyi aşması da başka bir felaketi tetikleyecek. Uzmanlar, doğanın dengesinin bozulmasının yeni salgınları tetiklediğini belirtiyor. Bu nedenle, küresel önleme, hazırlıklı olma ve dayanıklılığı desteklemeye yönelik acil eyleme ihtiyaç olduğunu vurguluyor.
Doğanın dengesinin bozulması yeni salgınların kapısını aralıyor. ABD’li araştırmacılar, Ebola ve Marburg virüsü gibi hastalıkların 2050 yılında 2020’ye kıyasla 12 kat daha fazla cana mal olabileceğini tahmin ediyor. Ayrıca 2035 yılında dünya sıcaklığının 1,5 santigrat dereceyi aşması da başka bir felaketi tetikleyecek.
Koronavirüs salgını dünyayı sarsmaya devam ederken, uzmanlar doğanın dengesinin bozulmaya devam etmesi durumunda yeni salgınların kaçınılmaz olduğunu belirtiyor. ABD’li araştırmacılar, Ebola ve Marburg virüsü gibi hastalıkların 2050 yılında 2020’ye kıyasla 12 kat daha fazla cana mal olabileceğini öngörüyor. Araştırma, Nipah virüsü ve SARS dahil dört virüsün “yayılma olaylarının” geçmişte endişe verici bir oranda arttığını ortaya çıkardı. altmış yıl.
EBOLA VE MARBURG VİRÜSÜ NEDİR? NASIL BULAŞIR?
Ebola ve Marburg virüsü, filovirüsler adı verilen bir virüs grubunun neden olduğu ölümcül hastalıklardır. Bu virüsler, genellikle meyve yarasaları ve maymunlar tarafından taşınır. Bu hayvanlarla temas eden insanlar virüsü kapabilir. Virüs, kan, vücut sıvıları ve dokular yoluyla bulaşır.
Ebola ve Marburg virüsü, ateş, baş ağrısı, kas ağrısı, kusma, ishal, kanama ve organ yetmezliği gibi belirtilere neden olur. Bu hastalıkların ölüm oranı %50 ile %90 arasında değişir. Bu hastalıklara karşı etkili bir aşı veya tedavi henüz bulunmamaktadır.
Ebola ve Marburg virüsü, genellikle Afrika ülkelerinde görülürken, Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’nde de vakalar rapor edilmiştir. Son büyük Ebola salgını, 2014-2016 yılları arasında Batı Afrika’da yaşanmış ve 28 bin kişiye bulaşmış, 11 bin kişi hayatını kaybetmiştir.
NİPAH VİRÜSÜ VE SARS NEDİR? NASIL BULAŞIR?
Nipah virüsü ve SARS, koronavirüsler adı verilen bir virüs grubunun neden olduğu hastalıklardır. Bu virüsler, genellikle yarasalar ve misk kedileri tarafından taşınır. Bu hayvanlarla temas eden veya onların salgıladığı sıvıları soluyan insanlar virüsü kapabilir. Virüs, solunum yoluyla veya yakın temasla bulaşır.
Nipah virüsü ve SARS, ateş, öksürük, nefes darlığı, baş ağrısı, kas ağrısı, boğaz ağrısı, ishal ve zatürre gibi belirtilere neden olur. Bu hastalıkların ölüm oranı %10 ile %50 arasında değişir. Bu hastalıklara karşı etkili bir aşı veya tedavi henüz bulunmamaktadır.
Nipah virüsü, genellikle Hindistan ve Güneydoğu Asya’da görülürken, SARS, 2003 yılında Çin’de ortaya çıkmış ve iki düzineden fazla ülkeye yayılmıştır. Son büyük Nipah virüsü salgını, 2018 yılında Hindistan’da yaşanmış ve 23 kişiye bulaşmış, 21 kişi hayatını kaybetmiştir.
YENİ SALGINLAR NASIL ÖNLENİR?
ABD’li araştırmacılar, Ebola ve Marburg virüsü gibi hastalıkların 2050 yılında 2020’ye kıyasla 12 kat daha fazla cana mal olabileceğini tahmin ediyor. Araştırma, Nipah virüsü ve SARS dahil dört virüsün “yayılma olaylarının” geçmişte endişe verici bir oranda arttığını ortaya çıkardı. altmış yıl.
Araştırmacılar, bu artışın nedenlerini, iklim değişikliği, nüfus artışı, kentselleşme, yaban hayatı ticareti, küresel seyahat ve sağlık sistemlerinin zayıflığı olarak sıralıyor. Bu nedenlerle, doğanın dengesi bozuluyor ve insanlarla hayvanlar arasındaki temas artıyor.
Araştırmacılar, yeni salgınları önlemek için küresel önleme, hazırlıklı olma ve dayanıklılığı desteklemeye yönelik acil eyleme ihtiyaç olduğunu vurguluyor. Bu amaçla, doğal yaşam alanlarının korunması, yaban hayatı ticaretinin denetlenmesi, aşı ve ilaç geliştirilmesi, sağlık sistemlerinin güçlendirilmesi ve uluslararası işbirliğinin artırılması gibi önlemler alınması gerektiğini belirtiyor.
DÜNYA SICAKLIĞI 1,5 SANTİGRAT DERECEYİ AŞARSA NE OLUR?
Diğer yandan 2035’li yıllarda insanları bekleyecek korkunç bir ihtimal daha var. O da dünya sıcaklığının 1,5 santigrat dereceyi aşması. İşte o zaman dünyanın durumu çok daha kötüye gidecek ve salgın ihtimalleri de artacak.
Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Paneli (IPCC), dünya sıcaklığının 1,5 santigrat dereceyi aşması durumunda, kuraklık, seller, fırtınalar, yangınlar, deniz seviyesinin yükselmesi, buzulların erimesi, biyolojik çeşitliliğin azalması, gıda güvenliğinin tehlikeye girmesi, milyonlarca insanın göç etmesi ve yoksulluğun artması gibi sonuçlar olacağını bildiriyor.
IPCC, bu felaket senaryosunu önlemek için, sera gazı emisyonlarının 2030 yılına kadar %45 oranında azaltılması ve 2050 yılına kadar net sıfıra indirilmesi gerektiğini belirtiyor. Bu amaçla, fosil yakıtların kullanımının azaltılması, yenilenebilir enerji kaynaklarının artırılması, enerji verimliliğinin yükseltilmesi, ormanların korunması ve ağaçlandırmanın yapılması gibi önlemler alınması gerektiğini vurguluyor.