Uyarı Washington’dan geldi! Beslenmeniz, tahmin ettiğinizden de önemli! Bağırsaklarınıza iyi bakmak için beslenme listenizi hemen güncelleyin!
Sağlıklı bir yaşamın başı olan düzenli ve dengeli beslenme tahmin edilenden çok daha fazla vücut sistemimizi etkiliyor. Washington’da gastroenterolog olan Dr. Chris Damman ise, bu konuya dikkat çeken son kişi oldu.
Yediğimizden içtiğimize sindirim sisteminin bir parçası olan bağırsak, beslenme listelerinin en çok etkilenen vücut organlarından biri oluyor. Bu kapsamda yağlıdan ekşiye ne yediğimizin çok önemli olduğu biliniyorken; özellikle bazı besinlerden uzak durarak, daha sağlıklı bir yaşam sürmek mümkün. Seattle'daki University of Washington'da gastroenterolog olan Dr. Chris Damman da bu konuya dikkat çeken son kişi oldu.
Vatandaşları konuyla ilgili uyaran Dr. Damman, “Yediğiniz yiyecekler, bağırsağınızda büyüyen bakteri türünü belirler. Sağlıklı bakteri yetiştiren sağlıklı besinler, sağlıklı bağırsak hücrelerinin büyümesine katkıda bulunur. Bu, daha az 'geçirgen bağırsak', daha az iltihaplanma ve genel olarak daha sağlıklı bir vücut anlamına gelir” dedikten hemen sonra, bağırsakların için nasıl beslenilmesi gerektiğini anlattı.
BAĞIRSAKLAR BESLENMEDEN TAHMİN EDİLİNDEN DAHA FAZLA ETKİLENİYOR
Ne yediğimiz ile tahmin edildiğinden daha fazla ilgilenen bağırsaklarda bulunan bakteriler için sağlıksız bir beslenme programı bulunmaz Hint kumaşı gibi oluyor. Bu ortamda hızla üreyip çoğalan bakteriler, başta iltihaplı bağırsak hastalığı, obezite, tip 2 diyabet ve metabolik sendrom gibi hastalıklar olmak üzere pek çok hastalığa neden olabiliyor. Bu sürecin kolon kanserine kadar gidebildiğini gösteren çalışmalar da varken; Dr. Damman, konuyla ilgili uyarılarda bulunuyor.
Bağırsak sağlığını kontrol altında tutmanın önemine ilişkin açıklamalar gerçekleştiren Dr. Damman, açıklamaları kapsamında özellikle bakterilerin gelişimini etkileyen beslenme programına değindi. Bağırsaklar için risk oluşturan besin gruplarına değinen Dr. Damman, bu besin grupları yerine alternatifler de üretti.
UNLU MAMULLER, PASTIRMA GİBİ ET ÜRÜNLERİ VE ŞEKERLİ İÇECEKLER RİSK DEMEK
Doğru bir beslenme için gerekli olan beslenme programına ilişkin de açıklamalar gerçekleştiren Dr. Damman, “Özellikle yüksek fruktozlu mısır şurubu içerenler gıdalardan kaçınılmalıdır. Bu yiyecekler, bağırsak bakterileri tarafından sağlıklı kolon hücreleri geliştiren ve vücudunuzu obezite ve diyabetten koruyan moleküllere dönüştürülen lifler bakımından eksiktir. Daha iyi seçenekler (ölçülü olarak), tam tahıl içeren ve yüksek fruktozlu mısır şurubu içermeyen unlu mamullerdir” diye konuştu. Devamında Washington School of Medicine’da yapılan bir araştırmaya değinen Dr. Damman, bağırsakları korumak için takip edilmesi gereken beslenme programını şu şekilde açıkladı:
“Pastırmalar, sosisli sandviçler, kurutulmuş dana eti ve salamlı tostlar tüketmek doğrudan daha yüksek bir kolon kanseri riski ile ilişkilidir. Çünkü doğal bileşenler ve katkı maddeleri, pişirme işlemi sırasında kanserojenlere dönüşür. Daha iyi bir seçenek (ölçülü olarak), kasaptan elde edilen et, özellikle beyaz et veya daha yüksek miktarda iyi yağ içeren az miktarda otla beslenen et. Şekerli içecekler kolonda sağlıksız bakterilerin üremesine neden olabilir ve ishale, ayrıca diyabet ve obeziteye neden olabilir. Daha iyi seçenekler arasında soğuk su ile şekersiz çay ve kahve geliyor. Şekersiz yapamam diyorsanız onun yerine alüloz kullanmanız sağlık bakımından daha faydalı olacaktır.”
NİSAD'DAN KONUYA İLİŞKİN AÇIKLAMA GELDİ
İnternet haber sitenizde 18.11.2022 tarihinde, “Uyarı Washington dan geldi! Beslenmeniz, tahmin ettiğinizden de önemli! Bağırsaklarınıza iyi bakmak için beslenme listenizi hemen güncelleyin!” başlığı ile yayınlanan haberde yüksek fruktozlu mısır şurubu hakkında yapılan açıklamayı okuduk. Bu açıklamalarda yer alan yanlış algıya neden olacak bilgileri düzeltmek, kamuoyunu doğru bilgilendirmek amacıyla, Türkiye nişasta sanayini temsil eden en büyük kuruluş olan Nişasta Sanayicileri Derneği (NİSAD) olarak sizinle nişasta bazlı şeker hakkındaki güncel akademik verileri paylaşmak istedik.
İlgili haberde, "Özellikle yüksek fruktozlu mısır şurubu içerenler gıdalardan kaçınılmalıdır. Bu yiyecekler, bağırsak bakterileri tarafından sağlıklı kolon hücreleri geliştiren ve vücudunuzu obezite ve diyabetten koruyan moleküllere dönüştürülen lifler bakımından eksiktir. Daha iyi seçenekler (ölçülü olarak), tam tahıl içeren ve yüksek fruktozlu mısır şurubu içermeyen unlu mamullerdir.” ifadesine yer verilmiş. Vücut serbest fruktoz ile glikozu veya aynı şekerlerin sakaroz ve nişasta bazlı şekerden gelen halini tamamı ile aynı şekilde emer. Bu nedenle nişasta bazlı şekerin bir bileşeni olarak tüketilen fruktozun metabolik anormalliğe yol açması veya aynı kaloriye sahip bir diyette diğer şekerlere göre daha fazla kilo alımına neden olması mümkün görünmemektedir. (1) Bu bilgiler değerlendirildiğinde, toplam şekerin bir parçası ya da serbest şeker olarak bulunmasından bağımsız olarak, beslenme ile alınan fruktozun olumsuz sağlık etkilerine yol açtığına dair yeterli kanıt yoktur. (2)
Ticari bir amaç gütmeden çalışan bir kurum olarak yanlış algılamayı bilimsel gerçeklerle düzeltmeyi ve kamuoyunu doğru bilgilendirmeyi bir sorumluluk olarak kabul etmekteyiz. Bilimsel kanıtlar çerçevesinde, açıklamaları tekrar gözden geçirmenizi bekliyor ve kamuoyuna karşı sorumluluğunuz kapsamında düzeltmenizi diliyoruz. NİSAD olarak, nişasta ve nişasta ürünleriyle ilgili tüm bilimsel kaynaklarımızı sizinle paylaşmaktan memnuniyet duyacağımızı bilmenizi isteriz.
Saygılarımla,
İsmail Kemaloğlu
NİSAD (Nişasta Sanayicileri Derneği)
Genel Sekreteri