Türkiye'deki Büyük Fay Hatlarını Açıkladı: Ramazan Demirtaş Deprem Riski En Yüksek İlleri Belirtti!
Dr. Ramazan Demirtaş, Gölbaşı-Türkoğlu fayıyla ilgili açıklamalarda bulundu ve bu fayın en son depreminin 1114 yılında gerçekleştiğini vurguladı. Demirtaş, fay hattının deprem potansiyelinin yüksek olduğuna dikkat çekti ve 6 Şubat depremlerinin, 1114 depreminin olduğu yerde olmadığını ifade etti. İşte detaylar...
Dr. Ramazan Demirtaş, Gölbaşı-Türkoğlu fayıyla ilgili açıklamalarda bulundu ve bu fayın en son depreminin 1114 yılında gerçekleştiğini vurguladı. Demirtaş, fay hattının deprem potansiyelinin yüksek olduğuna dikkat çekti ve 6 Şubat depremlerinin, 1114 depreminin olduğu yerde olmadığını ifade etti. İşte dikkat çeken açıklamanın ayrıntıları...
Paleosismolog Dr. Ramazan Demirtaş, son günlerde meydana gelen depremleri değerlendirdi. Özellikle Adana’da büyük deprem beklendiği açıklamalarına tepki gösteren Demirtaş, “Savrun fayı diye bir fay yok” dedi. Türkiye’deki büyük fay zonlarına dair bilgi veren Demirtaş, “Türkiye’de her an büyük deprem olmaz” ifadelerini kullandı.
Flash Tv Haber yayınına katılan Dr. Demirtaş’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
“6 Şubat’ta ne oldu? Ölüdeniz fay zonu yaklaşık bin kilometre uzunlukta bir fay. Bu fay Pazarcık’ın güneyine, hatta biraz daha kuzeyine gelerek Doğu Anadolu fay zonu ile birleşir. Doğu Anadolu fay zonu 600 km uzunlukta bir fay.
Bilgi kirliliği vardı ancak bir ay sonra bazı deprem bilinciler bizim dediklerimize geldi. 6 Şubat depremi Doğu Anadolu fay üzerinde olmadı. Birileri çıktı dedi ki Kahramanmaraş-Gölbaşı-Türkoğlu parçası üzerinde oldu dedi. Bir diğeri Çelikhan Erkenek dedi, diğeri Antakya’ya doğru uzanan Amanos parçası üzerinde dedi. Halbuki bunların üzerine olmadı.
Ölüdeniz Fay zonu, bunlar yatay atımlı faylar ve geçmişte 7-8 arasında deprem üreten kıta kenarı dediğimiz uzun faylardan birisi. Diğeri de Karlıova’dan başlayıp Samandağ’a kadar uzanan 600 km uzunluktaki Doğu Anadolu fay zonu. Tam bu iki noktanın kesiştiği noktada oldu.
Deprem Ölüdeniz fay zonunun en kuzey ucunda oldu. Yani 859 depreminin olduğu yerde oldu. 859 depremi tekrarlandı. Burası yakından izlenmeli. 20 Ekim 2022’de burada 4.3 büyüklüğünde deprem oldu. Burada bir hareketlilik olduğunu görüyoruz. Ama biz illerden bahsetmiyoruz, faylardan bahsediyoruz.
Bir fayda deprem potansiyeli yüksekse orada çok uzun süre geçmiş olması gerekir. En son deprem 859’da oldu. Yani üzerinden bir 1163 yıl geçmiş. Çok büyük bir deprem olunca doğal olarak 9 saat sonra hemen kuzeyde yaklaşık 90 km kuzeyde Çardak fay zonu üzerinde 7.6 büyüklünde ikinci büyük depremi tetikledi. Bu iki deprem çok büyük olunca yaklaşık 6 ay geçti, doğal olarak çok geniş bir alanda tetiklenmiş bağımsız depremler olmaya başladı. 250-300 km alan içinde 4.0-5.5 arasında depremler oldu. Bu normal, beklenen bir durum. Bir başka büyük depremin habercisi konumunda değil.
Siz büyük deprem bekliyoruz derseniz, üç soru sormanız lazım. Hangi fayda, hangi fayın parçasında bekliyorsunuz? O fayın yıllık kıyma hızı nedir? En son ürettiği büyük deprem tarihi nedir? Ne kadarlık süre geçmiştir? Siz bunların cevabını vermezseniz, o söylenenlerin deprem biliminde hiçbir anlamı yok.
“Çelikhan Erkenek kısmında deprem riski çok düşük”
7.8’lik depremin kuzeyine doğru gittiğiniz zaman Çelikhan Erkenek’te Doğu Anadolu fay zonu olduğu kesimde en son 1893’de 7.2, 1905’de 6.8 olmuş. Doğu Anadolu fayı üzerinde deprem tekrarlama aralıkları genellikle 1000- 1500 üzerindedir. Çok yakın tarihte Çelikhan Erkenek kısmında deprem riski çok düşüktür.
“Gölbaşı-Türkoğlu’nda deprem potansiyeli yüksek”
En çok sıkıntıya düştüğümüz yer 1114, yani Gölbaşı-Türkoğlu olduğu kesim. 900 küsur yıl geçmiş. Burada deprem bekler misiniz? Aslında deprem potansiyeli yüksek. 6 Şubat depremleri 1114 depreminin olduğu yerde olmadı. Sadece onun üzerinde bir yüzey kırığı gelişti, bu da aslında bir kırılma değil yırtılma. Yani bu kısımdaki deprem tekrarlama aralığı en az 1000 yıl, hatta 1000 yılın üzerinde derseniz burada deprem riski düşük ama deprem potansiyeli var.
Daha alta indiğimiz zaman Antakya kısmına doğru, orada 1822’de 7 üzerinde deprem var. Burada da bir deprem riski düşük. Peki, daha güney batıya doğru gittiğimiz zaman Kıbrıs’ı da çok yakından ilgilendiren bir konu, Ege Kıbrıs yayı dediğimiz geçmişte 7 ile 8 arasında büyük deprem üreten faylardan bahsediyoruz. Buralar geçmişte çok büyük depremler üretmiştir.
“Zafer Sismik Boşluğunda deprem potansiyeli yüksek”
7.8’in güneybatı ucuna baktığımız zaman burası bizim Zafer Sismik Boşluğu dediğimiz bir kesim. Burada deprem üretme potansiyeli yüksek ancak deprem tekrarlama aralıkları çok yüksek olduğu için, 1000-1500 yıl, en son deprem bin küsurlu yıllarda olduğu için burada ne zaman deprem olurun bir reçetesi yok.
Ama ben her gün televizyona çıksam, nerede deprem bekliyorsunuz derseniz, ben Zafer Sismik Boşluğunda deprem bekliyorum dediğim zaman, yani tesadüf de olsa siz bu depremi önceden bilmiş sayılmazsınız. Türkiye’deki en büyük sıkıntı bu.
6 Şubat’tan günümüze kadar yaklaşık 1 ila 6.7 arasında 42 bin deprem oldu. Bunlardan özellikle en önemlileri 4 ve üzeri. 4 ve üzeri yaklaşık 1.0 ile 2.0 arasında 23 bin civarında, 2.0 ile 3.0 arasında 14 bin, 3.0 ile 4.0 arasında 3 bin 169 deprem olmuş. Esas kırılma açısından bizim için 4.0 ve üzeri önemli. Burada 4.0 ve 5.0 üzerinde 615, 5.0 ile 6.0 arasında 48 tane deprem olmuş.
“Savrun fayı diye bir fay yok”
Geçenlerde Minnetli’de 5.5 büyüklünde deprem oldu. “Adana’daki faylar hareket geçti” denildi. Hiç alakası yok. 6 Şubat’tan günümüze kadar 6 aylık süreçte 5.5 benzeri 48 deprem olmuş. Şimdi hangi fay hareket geçti? 7.8 depremde onun kırığının kuzeydoğu ve güneybatı ucunda bir gerilme yüklenir. Ya da ikinci deprem Çardak Fayı zonunu düşünün, onun doğu ya da batı ucuna bir stres yüklenir. Göksun ya da Savrun fayı dediler, aslında olmayan bir faydan bahsettiler. 6 aydır Adana’da insanlar hop oturup hop kalkıyor. Savrun fayı diye bir fay yok. Büyük bir deprem olması için bir fayın olması lazım. Yani 7 üzerinde deprem üretecek bir fay olması lazım. Fay yok.
“Büyük bir fay olsaydı 200 depremden sonra büyük bir deprem olurdu”
Çardak Fay zonu batı ucu doğu batıda giderken birden kuzey güneye doğru dönüyor. Burası fay için çok ciddi bir pürüz noktası. 6 Şubat’tan günümüze kadar sadece batı ucunda yaklaşık 200 tane, 4 ve 5.2 arasında deprem oldu. Burada büyük bir fay olsaydı 200 tane depremden sonra muhtemelen büyük bir deprem olurdu. Olmadığına göre demek ki bunlar Çardak fay zonunun artçı depremleri.
Yani onun için bizim şu anda Göksun’du, şuydu, buydu büyük bir deprem beklentisi yok, deprem riski düşük.
“Adana’da deprem bekliyorum demenin hiçbir geçerliliği yok”
Ülkemizde hem akademik hem de sosyal medyada parazit gibi türeyen söylemler var. Adana’da deprem bekliyorum, demenin bilimsel anlamda hiçbir geçerliliği yok. Adana çevresinde 17 tane fay var. Bu faylardan bir tanesi üzerinde 5 üzerinde deprem olduğu zaman ‘ben söylemiştim’… Böyle bir bilim yok.
Türkiye’de birçok fay var. 600’e yakı deprem üreten fay var. Bunlardan en önemlisi bizim Kuzey Anadolu dediğimiz Karlıova’dan başlayıp Marmara’da, Kuzey Ege Çukuruna kadar giden yaklaşık 1000-1500 km uzunlukta bir fay. Geçmişte son yüzyıl içerisinde 7 ile 8 arasında 12 tane büyük deprem üretmiş. Diğer bir fay Doğu Anadolu fay zonu. Karlıova’dan başlayıp Samandağ’a kadar Kıbrıs yayı ile birleşen fay zonudur. Bir de bunun altında Ölüdeniz fay zonu dediğimiz Suriye, İsrail topraklarına doğru inen fay var. Bunlar çok uzun faylar. Bir de Batı Anadolu düşey atımlı faylar dediğimiz Büyükmenderes, Gediz, Bakırçay, Gökova olduğu kesimde düşey atımlı faylar var. Bir de Orta Anadolu içerisinde Tuzgölü, Malatya gibi çok sayıda kıta içi faylar var.
“Türkiye’de her an büyük deprem olmaz”
Bunların her birinin yıllık kaymaları düşüktür. Bunun anlamı şu: Kuzey Anadolu fayı 7 ve üzerindeki depremleri 250-600 yıl arasında üretirken, Doğu Anadolu fayı 1000-1500 yılda 7 ve 8 üzeri deprem üretir. Batı Anadolu’ya geldiğimiz zaman bunlar 2 bin ila 3 bin yılda bir deprem üretir. Orta Anadolu kısmında 6 buçuk üzerindeki depremler yaklaşık 10 bin yıl aralıklarla tekrarlanır. Türkiye’de her an büyük deprem olmaz.”