Yapılan araştırmalar Parkinson hastalığının erken teşhis edilmesinin mümkün olmayacağını ortaya koymuştu. Fakat Almanya Kiel Üniversitesinde bir bilim insanı tarafından ortaya atılan yeni iddiaya göre hastalığın erken tanısı için tüm elverişli ortamın oluşturulduğu ve yeni bir yöntemin çıkarıldığı söyleniyor. Bu durum beynin sinir hücrelerini etkileyerek kontrol mekanizmasını saf dışı bırakan bu hastalığı oluşmadan önce engelleyebilmeyi sağlayacak.
Parkinson Nasıl Başlıyor?
Türkiye'de yaklaşık 150 bin civarında Parkinson hastalığına yakalanmış kişi bulunuyor. Parkinson araştırmalarda tam olarak nedeni bilinmese de oto kontrolü elden alan ve hareketlerin anormal bir seviyeye ulaşmasına neden olan bir süreci beraberinde getiriyor. Beynin bir bölgesinde birikmeye başlayan protein zamanla diğer kısımlara yayılıyor. Bu da hastalık başladıktan sonraki süreçte yayılım gösterdiği anlamına geliyor. Öncelikle Parkinson hastalığı bulunan kişilerin ellerinin titremeye başladığı gözlemlenen ilk vaka oluyor.
Parkinson Hastalığı Belirtileri Nelerdir?
Profesör Doktor Gülsen Babacan Yıldız konu üzerine fikirlerini paylaştı. Uzman Nörolog aslında kişinin bu belirtiler ilk başladığı anda anlayabileceğini ifade etti. Parkinson hastalığının başlangıcının fark ettiren o belirtiler arasında kişinin ani koku ve tat kaybı yaşamaya başlaması yer alıyor. Zamanla bağırsak sorunları, kabızlık ile kendini gösteriyor. Kişi kabuslar, canlı rüyalar görmeye başlıyor. Huzursuz bacak sendromu, cinsel isteksizlik oluşuyor. İleri boyutta depresyon görülen diğer belirtileri arasında yerini alıyor.
Parkinson Hastalığı Sebepleri Nelerdir?
Parkinson hastalığının nedenleri araştırıldığında da ilginç sonuçlar ortaya çıktı. Soybağı dışında özellikle akraba evlilikleri de bu hastalığın daha çok belirginleşmesine neden oluyor. Gün içerisinde besinlerden alınan toksik maddeler vücutta biriktikçe bu hastalığı tetikleyebiliyor. Beslenme düzeninde yapılacak değişiklik hastalığın görülme sıklığını da azaltabiliyor. Özellikle çevre kirliliği ve katkı maddesi yüksek olan besinler hastalık sürecini hızlandırıyor.
Parkinson Hastalığından Korunma Yolları
Hastalıktan korunmak isteyenlerin bireysel olarak ele alabileceği tedbirlerde bulunur. Beslenme düzeni daha sağlıklı bir hale getirilebilir. Stresle baş edebilmek öğrenmelidir. Uyku zamanlamasına dikkat edilmelidir. Yeterli oranda uyku ve düzenli beslenme, gün içinde yapılacak zihinsel ve fiziksel egzersizler ile desteklenebilir.
Covid Dönemi Parkinson Hastalığını Arttırdı!
Uzman Doktor Yıldız'a göre koronavirüsü salgınından sonra Parkinson hastalığı vaka sayısı daha da arttı. Henüz Covid 19 ile Parkinson hastalığının net bir ortak noktası ve ilişkisi kanıtlanmış değil. Ancak pandemi sürecinde daha yüksek bir risk endişesi oluşmuş durumda diyerek sözlerini ifade etti.
Parkinson Hastalığı 17 Yaşa Kadar İndi!
Parkinson hastalığı her ne kadar 65 yaş üstünde oluşan bir hastalık olarak görülse de uzman doktor Gülsen Babacan Yıldız yaşadığı bir olayı anlattı. 17 yaşında bir hastaya Parkinson tanısı koyduğunu şu sözlerle ifade etti: "Hastanın ellerinin titremesi ve ayağına sürükleyerek yürümesi durumu yaklaşık 2 yıldır bulunuyordu. Ancak annesi de dahil hiç kimse çocuğu muayene ettirmeye ikna edemedi. Çocuk hastaneye geldiğinde bu hastalığın varlığını fark ettim ve bunu ona söylemek beni oldukça üzmüştü. Şu anda 27 yaşında olan hastamın durumu oldukça iyiye gidiyor" dedi.
Parkinson Hastalığına Erken Tanı Konulabilecek!
Kiel Üniversitesi bilim insanları tarafından yapılan yeni araştırma ve geliştirme faaliyetleri sonrasında oluşturulan özel kan testleri ile Parkinson hastalığına erken tanı konulabilmesinin mümkün olduğu ortaya çıkarıldı. Klinik deneyler sonrasında uzmanlar: "Yöntemimiz ile 30 farklı Parkinson hastası rahatlıkla ayırt edilebildi" ifadelerini kullandı.
Yeni yöntem 3 farklı aşamadan oluşuyor. Beyin kısmında biriken hastalıklı protein sinirlerin ölmesine ve bu da Parkinsona neden oluyor. Bu birikim tespit edildiği anda hastalığın ön tanısı yapılabiliyor ve bu konuda müdahale edilebiliyor. Erken teşhis hastalığının ilerleyebilmesini engellemekte büyük bir önem taşıyor.