Nurten Hanım, eşinin vefatından sonra çocuklarına bakabilmek için evinin önündeki bahçede sebze yetiştirip pazarda satıyor. Tek isteği çocuklarının okuyup meslek sahibi olması. Ancak çocuklarına okula gitmeleri için verdiği 5 lira simit parası bile zor yetiyor. Oğlu Veysel ise annesine sürpriz yapmak için bir ay boyunca simit yemeyip, harçlığından artırdığı parayla annesine elbise alıyor. Anneler Günü'nde annesine elbiseleri veren Veysel, annesini hem çok mutlu ediyor hem de çok duygulandırıyor.
Nurten Hanım'ın zorlu hayatı
Nurten Hanım, eşinin vefatından sonra iki çocuğuyla birlikte yoksul bir hayat sürüyor. Evlerinin önündeki bahçede mevsimlik sebzeler yetiştirip pazarda satan Nurten Hanım, çocuklarının okuyup adam olmasını istiyor. Sabah erkenden kalkıp evde kalan birkaç parça kahvaltılığı çocuklarına hazırlayan Nurten Hanım, önlüklerinin ceplerine de 4 - 5 lira, öğle yemeğinde simit alabilmeleri için koyuyor. Kendisi ise üzerinde sayısız yaması olan eteği ve oldukça eski olan hırkasıyla pazar yerine gidiyor.
Veysel'in annesine sürprizi
10 yaşındaki oğlu Veysel ise annesinin durumunu görüp çok üzülüyor. Arkadaşlarının tost ve meyve suyu yerken, kendisinin simit yediğini görünce de çok utanıyor. Bir gün annesinden tost alma bahanesiyle fazladan para isteyince, annesi içini sızlatarak veriyor. Veysel ise bu parayı biriktirmeye başlıyor. Bir ay boyunca simit yemeyip, oruç tutuyor. Biriktirdiği parayla da annesine çok güzel çiçek desenli bir etek ve çok sevdiği renk kırmızı bir hırka alıyor. Anneler Günü'nde de annesine elbiseleri veriyor ve "Anneler günün kutlu olsun fedakar annem" diyor.
Nurten Hanım'ın duygusal anları
Nurten Hanım ise oğlunun bu sürprizi karşısında hem çok mutlu oluyor hem de çok duygulanıyor. Oğlunun kendisine elbise alabilmek için simit yemediğini ve oruç tuttuğunu öğrenince hıçkırıklarla sarılıyor ona. "Çocukları da annelerini çok ama çok severler, bende seni çok seviyorum. Sen hiç üzülme ne olur annecim" diyen Veysel'e teşekkür ediyor.