Evlenirken organizasyon şirketi tutacaksanız önce bu karara bir göz atın! Yargıtay, evlenecek çiftler için emsal oluşturacak kararını verdi!
Düğünlerine sayılı günler kala organizasyon şirketinin düğünlerini iptal etmesi üzerine harekete geçen çiftler, organizasyon şirketine manevi tazminat davası açtı. Karar bugün belli oldu.
Evlenme telaşı herkes için farklı olsa da özellikle günümüzde bu telaşı minimumda yaşamak isteyen çiftler tek tek organizasyon şirketleri ile anlaşmaya başladı. Bu bağlamda çiftlerin yardımına yetişen organizasyon şirketleri, herkesi memnun edemediği gibi bir de çeşitli gerekçeler ile düğün iptaline başlayınca, müşterileri ile mahkemelik oldu.
Anadolu'da vergi rekortmeni olan tanınmış iş insanı M.A.B. oğlu V.B. ile yeğeni E.B.'ye düğün yapılması için bir organizasyon şirketi ile anlaştı. Toplamda 770 kişilik bir düğün talep eden çiftler, düğünün yapılacağı otelle görüşüp rezervasyon yaptırarak kira bedelini ödedi. Olay tam da verilen kira bedelinden sonra başladı. Organizasyonu yapacak olan şirket otelle anlaşamadıklarını, organizasyonu yapamayacaklarını bildirip düğüne bir gün kala organizasyonu gerçekleştiremeyeceklerini belirterek çalışmayı iptal edince konu mahkemeye taşındı.
YARGITAY BOZDU, ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ KARARA DİRENDİ
Söz konusu davada manevi tazminat talebi düğünü bozulan davacılardan geldi. Tam 31 bin TL manevi tazminat talep eden davacılara ilişkin karar veren Asliye Hukuk Mahkemesi, “Manevi tazminatın malvarlığı eksilmesini veya kazanç yoksunluğunu giderme aracı olmadığını vurguladı. Ayrıca davacıların organizasyon şirketinden düğünün gerçekleşmesinden önce ödenen bedeller ile ilgili zararın tahsilatını isteyebileceğini, düğün organizasyonunun gerçekleşmesinde yaşanan sıkıntılardan kaynaklı manevi tazminat davasının şartlarını taşımadığı gerekçesiyle” diyerek, tazminat istemini reddetti. Konu Yargıtay 4.Hukuk Dairesi’ne taşındı.
Davacının itirazı üzerine yeniden konuyu ele alan Yargıtay 4.Hukuk Dairesi, “Davacıların düğüne bir gün kala yeni bir firma ile anlaşma yapmak zorunda kalmaları, düğün organizasyonu gibi geniş katılımlı bir davetin istenildiği gibi yapılamama ihtimalinin oluşturduğu zor psikoloji ve düğün davetinin önemi birlikte değerlendirildiğinde davacılar yararına uygun bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile istemin reddi usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir” diyerek Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararını bozdu. Ancak Asliye Hukuk Mahkemesi, direnme kararı ile kararın bozulmasını kabul etmedi.
SON KARARI YARGITAY HUKUK GENEL KURULU VERDİ
Asliye Hukuk Mahkemesi, Yargıtay’dan gelen karar üzerine direnme yetkisini kullanarak, konuyu Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’na taşıdı. Konuya ilişkin, peşin ödenen paranın iade edildiği ve vazgeçme işlemi sebebiyle direnme kararı verildiğini bildiren Asliye Hukuk Mahkemesi’ne sürpriz hamle Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’ndan geldi. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, kararını şu ifadeler ile kamuoyuna duyurdu:
“Davalıların sözleşmeden doğan borçlarını yerine getirmedikleri ve düğün organizasyonunu yapmadıkları sabittir. Nikâh, düğün gibi özel öneme sahip, insan hayatında genellikle bir kez yaşanan, tekrarı mümkün olmayan önemli günlerin herhangi bir sorun çıkmadan yaşanmak istenmesi doğaldır. Zirâ, bu özel günlerde yaşanan olumsuz durumların gelin, damat ve yakınları için ömür boyu üzüntü kaynağı olacağı tartışmasızdır. Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde; davacıların aynı gün ve saatte aynı yerde yapılacak olan iki düğününe ilişkin organizasyon davalılarca düğünden bir gün önce bildirilmek suretiyle yerine getirilmemiş, davacılar başka bir firma ile anlaşarak düğünün aynı yerde yapılmasını sağlamışlardır. Her ne kadar düğün aynı gün ve saatte aynı yerde yapılmış ise de organizasyonda aksamalar olduğu gibi bu sürecin bir bütün olarak davacılarda acı ve üzüntüye neden olduğu ve kişilik haklarını zedelediği kabul edilerek TBK’nın 58. maddesi gereğince uygun bir manevi tazminata hükmedilmesi gerekmektedir.”