10 bin yıllık tarihi gerçek ortaya çıktı. Yerleşim alanının terk edilme nedeni duyanları ürkütüyor.
Kapadokya'nın zengin tarihini aydınlatan Aşıklı Höyük, 10 bin yıl öncesine ait yerleşim alanını gün yüzüne çıkarmak adına titizlikle yürütülen kazı çalışmalarıyla adından söz ettiriyor. Bölgede gerçekleştirilen bu kazılar, Neolitik döneme ait bin yıl boyunca bu topraklarda yaşayan insanların gizemli göç nedenlerini aydınlatmaya yönelik izleri takip etmeye devam ediyor. işte bölgeyle ilgili ayrıntılar...
Kapadokya'nın köklü tarihine ışık tutan Aşıklı Höyük, Orta Anadolu'nun en eski yerleşim bölgelerinden biri olarak öne çıkıyor. Burada gerçekleştirilen kazı çalışmaları, tarihin derinliklerinde izler bırakan bu antik yerleşimin sırlarını gün yüzüne çıkarmak için önemli adımlar atmış durumda. Binlerce yıl boyunca bu topraklarda yaşam sürdüren Neolitik döneme ait insanların, neden bölgeyi terk etme kararı aldıklarına dair aydınlatıcı ipuçları araştırmacıların odak noktasında bulunuyor.
İLK BEYİN AMELİYATININ YAPILDIĞI YER
Dünya üzerinde beyine yapılan ilk müdahalenin Aşıklı Höyük bölgesinde olduğunu belirten Kazı Başkanı Mimar Sinan Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Güneş Duru, "Genel olarak Aşıklı, Orta Anadolu ve Türkiye'de son yıllarda internet ve sosyal medyanın yaygınlaşması ile beyin ameliyatının ilk defa yapıldığı yer olarak tanınıyor. Bir kadına başındaki bir problemden dolayı obsidyen volkanik cam ile bir tür operasyon yapıyorlar. Operasyon sonrası kadın bir süre yaşıyor. Ne kadar yaşadığı bilinmiyor. Biz bunu burada gömülmüş halde bulduk. Bu kafatası şu anda Aksaray Müzesi'nde sergilenmekte. Dünyadaki ilk beyne yapılan müdahale diyebiliriz" ifadelerini kullandı.
BÖLGE NEDEN TERK EDİLDİ?
Başlattıkları geniş kapsamlı çalışma ile halkın bölgeyi terk etme nedenini araştırdıklarını belirten Doç. Dr. Duru, "Aşıklı Höyük'te 30 yıldan daha fazla süredir buradaki ilk üretimci toplulukları anlamaya çalışıyoruz. Bu yılki çalışmalarımızda yoğunluklu olarak yerleşmenin terk sürecine odaklandık. Burada kesintisiz bin yıllık bir yaşam iskanı görüyoruz. Bin yılın sonunda iskan terki olduğunu görüyoruz. Bu terk sürecinin nedenleri üzerinde çalışıyoruz. Daha önce bu alanda 30 yıl önce çalışmıştık. Geçtiğimiz yıllarda ilk üreticiliğin başlaması ile hayvan evcilleştirme konularına eğilmiştik. Şimdi ise Aşıklı'nın neden terk edildiğini kapsamlı bir şekilde araştırıyoruz" dedi.
Bölgede bin yıl süresince kesintisiz olarak devam eden yaşama dikkat çeken Doç. Dr. Duru, şunları da aktardı.
"Burada bin yıllık kesintisiz ve barışçıl yaşam sürülmüş. Birçok imparatorluk bile 600 ile 700 yıl ömre sahip olurken, burası bin yıllık bir yaşam olması sebebiyle önemli bir konumdadır. İlk üreticiliğe geçiş ve bakırın ilk defa işlenmesi, koyun ve keçinin evcilleştirilmesi yönünden önemli bir yerleşkedir. Burada Kızılkaya köyünden işçilerle çalışıyoruz. Bunun yanında 12 ülkeden farklı uzmanlarla birlikte ortalama 35-40 kişilik bilim heyeti ile çalışıyoruz."